İslam Dininin Altın Çağı

İslam Dininin Altın Çağı

İslam dininin altın çağı, Orta Çağ döneminde aktivasyon göstermiş olup, İslam dininin her alanda gelişmesinin en iyi dönemini temsil etmektedir. İslam dininin altın çağı, ilk olarak Abbasiler döneminde başlayarak; 800’lü yıllarda Abbasiler tarafından Bağdat’ta kurulan Beyt’ül Hikmet isimli bilim merkeziyle ilk başlangıcını yapmıştır. Beyt’ül Hikmet, kütüphane ve çeviri merkezi olarak hizmet etmiş bir bilim merkezidir. İslam döneminin ilk aydınlatma dönemi bu dönemde başlamıştır.

Beyt’ül Hikmette Yapılan Çalışmalar

8. yy ile 14. yy arası İslam dininin altın çağı olarak bilinmektedir. Beyt’ül Hikmet’te Farsça, Latince, Hintçe ve Yunanca eserlerin çevirileri yapılmıştır. Ayrıca Plato, Charaka, Galen, Öklid, Aryabhata vb. önemli düşünürlerin de çevirileri yapılmıştır. Bu eserlerin sadece çevirileri yapılmamış, ayrıca bu eserler Beyt’ül Hikmette incelenmeye koyulmuştur. Bağdat zamanla büyüyerek sadece İslam devletlerinin değil, eski dünya devletlerinde de tanınan ve bilinen önemli bir merkez haline gelmiştir. Abbasi Halifeleri, Beyt’ül Hikmet merkezine ciddi yatırım ve destekte bulunmuştur. Burada çalışanlara yüksek maaşlar vererek, çevirileri yapan kişilere her kitabın ağırlığı kadar altınla ödüllendirmişlerdir.

İslam’ın Altın Çağı’nda Yetişen Önemli Bilim Adamları ve İcraatları

Beyt’ül Hikmette önemli bilim adamları yetişmiştir. Bunlardan bazıları Harizmi, Kindi ve Beni Musa Kardeşlerdir. Hristiyan kökenli olan bilim adamları olan ve çeviri alanında isimlerini duyuran Sabit Bin Kurra ve Huneyn İbn İshak da İslam dininin altın çağı için önemli katkılarda bulunmuş bilim adamları arasında yer almıştır. Zamanla felsefe alanında yapılan çalışmaların İslam dinine aykırı olduğunu ve İslam’a zarar verdiğini düşünen bazı halifeler, Felsefe çalışmalarını durdurmuştur. Zamanla Arapça dünyada bilim dili haline gelmiştir.

Matematik, fizik, astroloji gibi ilimlerin bu dönemde gelişmesiyle birlikte aynı zamanda; coğrafya, edebiyat, kimya gibi alanlara da ağırlık verilmiştir. Mesela kimyadaki “alkali”yi islam bilim adamları bulmuştur. Aynı şekilde Matematikteki algoritma ve cebir’i de İslam bilim adamları kullanmıştır.

İslam’ın Altın Çağı Neden Kısa Sürdü?

Dinlerin bilimle uyuşmaması ve Felsefenin dine zarar vermesi iddia edilerek İslam dininin altın çağı sadece altı yüzyıl sürmüştür. 14. Yy’den sonra İslam dinine inanan önde gelenler ve Hristiyan din adamları bilimden uzaklaşmaya başladılar. Mesela Fizikçi Astronom olan Galileo, Modern ilim babası olarak bilinmektedir. Dünya’nın Güneş etrafında dönmesini keşfetmiştir. Bu keşiften sonra Galileo Hristiyanlıktan men edildi. 1718 yılına kadar Galileo’nun kitapları yasaklı kitaplar arasındaydı. Galileo iyi bir Hristiyan olmasına rağmen bilimle ilgilendiği için Hristiyan din adamları tarafından dışlanmıştır.

Eğiticinin Eğitimi Sitemizi Twitter hesabımızdan yeni gelişmeleri takip edebilirsiniz.

Bunlarda İlginizi Çekebilir

  • Tali Yol Nedir? Nasıl Olur?

    Ulaşımda arabaların ve insanların rahat düzenli şekilde yol, yaya olan  belli sistemle gidiş gelişi düzenleyen trafik sistemi vardır. Günümüzde çoğu kazalar trafik adı altında düzenlenen kuralların ihlal edilmesiyle olmaktadır. Her geçen gün araba ve araba kullanımının artmasıyla trafik kalabalığı da artmıştır. Trafiğin bir diğer önemli gereksinimi olan trafik levhaların olmasıdır. İnsanlar için şehir içinde ve…

  • Monarşi Nedir? Monarşinin Türleri Nelerdir?

    Birçok kişi okulda gördüğü derslerden veya çevresinde duyduğu kelimelerden olan Monarşi kelimesini duymuştur. Monarşi nedir? Monarşi nasıl bir yönetimdir sorularını cevaplandıracağız. Monarşi, bütün hakimiyetin tek bir kişide toplandığı yönetim şekline denir. Fransızca’dan dilimize geçen Monarchie kelimesi, her ülkede, her hükümdarda farklı bir şekilde tabir edilebilir. Türkiye’de saltanatla birlikte ülkemize yerleşmiş olan bu yönetim biçimi, aynı…

  • Pedagog Nedir? Ne İş Yapar?

    Çocukların dünyasına dışarıdan bakmak kolay gibi görünür ama bir çocuğun ne hissettiğini anlamak, bazen yetişkinler için imkansız hale gelir. İşte bu noktada devreye giren, aslında görünmeyen bir kahraman vardır: pedagog. Pedagog: Sadece Bir Meslek Değil, Çocuğun Diliyle Konuşabilen Kişi Pedagog kelimesini duyduğunuzda aklınıza sadece okul ortamı ya da çocuklarla çalışan biri gelebilir. Ama gerçek şu…

  • Eğitim Ve Öğretim Hakkı Nedir?

    Eğitim hakkı nedir yazımıza başlamadan önce “Hak Nedir” bunu öğrenelim.  Hak, kişiler hukuksal bağlamda çeşitli menfaatleri, çıkarları bulunmaktadır. Kişilerin lehine olan, kanunlar tarafından korunma altına alınmış, bu korumaya zarar verenlere çeşitli cezalar, çeşitli yaptırımlar uygulanabilmiştir. Bu menfaatlere ise ‘’hak’’ adı verilmektedir. Hak kelimesi köken bakımından Arapçadan gelmiştir. Hakların oluşturmuş olduğu sistematik yapıya ise ‘’hukuk sistemi’’…

  • Yaşantı Nedir?

    Yaşantı, bireyin çevresindeki insanlarla dahası çevresindeki herhangi bir şeyle etkileşimi sonucunda elde ettiği deneyimlerin tümüdür. İki çeşit yaşantı vardır; bunlardan biri yaşanılmış yaşantı diğeri ise kazanılmış yaşantıdır. Yaşanılmış yaşantı, yaşantının genel tanımıyla aynıdır. Yani bireyin çevresiyle etkileşimi sonucu elde ettiği deneyimdir. Kazanılmış yaşantı nedir diyecek olursak, bireyde kalıcı izli davranış değişikliği meydana getiren yaşantı türüdür….

  • Pozitif Disiplin Nedir?

    Disiplin kelimesi çoğu insanın aklında katı kurallar, cezalar ve otorite figürleriyle ilişkilidir. Ancak “pozitif disiplin” bambaşka bir anlayışı temsil eder. Bu yaklaşımın merkezinde, korku değil bağ vardır. Peki gerçekten nedir pozitif disiplin? Neden son yıllarda bu kadar çok konuşuluyor? Pozitif Disiplinin Temeli: Saygı ve Empati Pozitif disiplin, çocukların ya da bireylerin hatalarını cezayla değil, anlayış…